UĞUR İSTANBULU
Yeşil Artvin Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve avukatı Bedrettin Kalın, HES projesi için açılan davada Kılıçkaya köylülerinden 50 bin liralık arama bedeli istendiğini hatırlatarak, “Bu öyle bir durum ki. Açıkça dava açmayın, mahkemelere gelip de ne yaptığınızı görmeyin, bu bizim açımızdan felakettir, biz tüm bunları göz önünde bulundurarak seçmenin bir kez daha oy vermesini bekliyor ve istiyoruz… Biz tercihimizi doğadan, insandan ve ekosistemin korunmasından yana politikalar üretecek bir yapıdan yana yapmalıyız.”
Yeşil Artvin Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Avukat Bedrettin Kalın, yarın yapılacak 2. Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin açıklama yaptı. Kalın dedi ki:
“ARTVİN İLİ BÜYÜK ÇEVRE SORUNLARIYLA KARŞILAŞIYOR”
“Ülkemiz yeni bir oy İkinci tıp seçiminin arifesinde, iki aday yarıda kalmak zorunda kalır. Bildiğiniz gibi Artvin ilimiz büyük çevre sorunlarıyla karşı karşıya, yıllardır 525 maden ruhsatı ve 129 HES projesiyle uğraşıyoruz. Bu nedenle önümüzdeki seçimlerde bizim için çok büyük bir değeri var. Bu bağlamda seçim döneminde propaganda döneminde siyasi partilerin durumunu öğrenmek istedik. Propagandalarının ne olduğunu öğrendik ve takip ettik. İktidar partisinin milletvekili adayları, madenlerin ülkenin zenginliği olduğunu ve çıkarılması gerektiğini, ülkenin elektriğe ihtiyacı olduğu için HES’lerin yapılması gerektiğini söyleyerek propaganda yaptılar. Dolayısıyla anladık ki, bu siyasi iktidar ve aynı anlayış devam ederse, Artvin’de ve ülke genelinde afet projeleri, yağma ve talan projeleri devam edecek. Başından beri bunun için çabalayan bir dernek olarak biz de Yeşil Artvin Derneği olarak tercihimizi tabi ki doğadan yana politikalar üretecek bir yapıdan yana yapıyoruz ve yapmalıyız. insanlığın ve ekosistemin korunmasına ilişkindir. Bunun için tüm Artvinlileri, oy kullanacak hemşehrilerimizi uyarıyoruz.
“ARTIK BİR VAKA MALİYETİNİN YÜZ BİNLERE ULAŞABİLECEĞİNİ GÖRÜYORUZ”
Nitekim hem dernek olarak çevre sorunlarıyla uğraşıyoruz hem de hukuki çabalar ve davalarla bunların önüne geçmeye çalışıyoruz. Son olarak Kılıçkaya köyündeki HES projesi ile ilgili olarak mahkemeden aldığımız yazı ile kamuoyuna duyurduk. Sadece bir keşif bedelinin 50 bin lira olduğunu, bizden, daha doğrusu köylüden 50 bin lira istendiğini de kamuoyuna bildirdik. Yani bundan sonra 15-20 bin liralarla davalara devam edebileceğimizi düşünüyorum ve bundan sonra sadece bir dava ve bir davada maliyetin neredeyse yüzbinleri bulacağını görüyoruz. Bu açıkça dava açmayın, mahkemelere gelip ne yaptığınızı görmeyin anlamına gelen bir durumdur. Kıt kanaat geçinen ve bu sıkıntılı ekonomik şartlar altında yaşayan köylülerimizin yüz bin liraya varan dava masraflarını karşılamaları mümkün değil. Nitekim her projeyle alakalı 3-4 tane dava olduğu için bunları karşılayacak geliri olan kişiler biz değiliz. Bu nedenle talep edilen kovuşturma değil, bizden istenen yağma ve talan projelerini adeta taş bağladığımız, köpekleri salıverdiğimiz bir sisteme doğru yanıldığımızı gösteren bir durumdur. Bu bizim için bir felaket.
